Karnını Doyurma Çabası...

Konu: Karnını Doyurma Çabası... Paz Ara. 13, 2009 5:17 pm

Yuuki,bir yandan kolunu masaya , çenesini de avucuna dayamış meyve suyunu içiyor bir yandan da yiyeceklerin kendisine ne kadar tatsız geldiğinden yakınıyordu kendi içinde..

Genelde bu,ona göre bir şey değildi ama bugün sanki birine söz vermiş gibi bütün arkadaşlarını selamlamış, ama hiçbirinin masasına oturmadan en dipteki masaya geçmişti tek başına..

Okula hala tam anlamıyla alışabilmiş sayılmazdı..Kendisini bir vampir kurtarmış,bir avcıya teslim etmiş, o avcı kendisini yetiştirmiş ve başka bir avcının vampirlerle (!) dolu okuluna göndermişti..Acaba kendisinden kurtulmaya mı çalışıyordu ?

Etrafında ki bütün insanlara acaba vampirlerin varlığını biliyor mu? Gözüyle bakarken kendisini pek rahat hissetmiyordu..Neyse ki Rin ve Len'nin de babalarının izinden gittiği belliydi..

Ve en yakın zamanda,birkaç tanıdık yüz daha görecekmiş gibi geliyordu Yuuki'ye...

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Paz Ara. 13, 2009 5:37 pm

Aaah! Kuragari Sensei ile ayrılalı sadece birkaç gün olmuştu ama ona çok daha uzun zaman gibi geliyordu. Avcılar ve onların dünyasından kopmak istememesine rağmen bu okula gönderilmişti...

Bir avcının yönetiminde olduğu için onların öğrencilerinden birkaçıyla karşılaşacağını umuyordu en azından. Omzundaki nodachi kesinlikle dikkat çekiyor olmalıydı ki birçok baş ona dönüyordu. Meraklı bakışlara aldırmak yerine sadece önüne bakarak yürüyordu Trafalgar. Hiçkimsenin kendiyle ilgilenmeyeceğini - ya da meraklı bakışlarla onu süzmeyeceğini - umduğu en dipteki masaya doğru gidiyordu.

Tam birini bulabileceğine dair son umutlarını da tüketmek üzereyken çok tanıdık bir yüzü karşısında buldu. Adını hatırlayamıyordu ama birçok kez ustalarının beraber savaştığını gördüğü bir kızdı işte. Neydi onun adı?

Normalin aksine düşüncelere dalmış ama yüzündeki o sabit gülümseme değişmemiş bir şekilde ona doğru ilerledi. Nihayet adını hatırladığında kızın tam da önünde duruyordu.

"Yuuki? Gerçekten sen misin?"

Belki biraz kabaca olacaktı ama bunu düşünmeden onun tam karşısına oturmuştu bile. Yine o ifadeyle doğrudan kıza bakıyordu.

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Paz Ara. 13, 2009 5:59 pm

Yuuki, baygın bakışlarla etrafa bakmaktan sıkılmış,gözü uzaklara dalmışken birdenbire yan tarafından gelen sesle gerçek dünyaya hızlıca dönüş yaptı..

"Yuuki? Gerçekten sen misin?"

Ve hemen karşısına oturan kişiyi farketti..Şey..Aslında önce sırtındaki büyük kılıç dikkatini çekmişti ama yüzüne döndüğünde hızlıca onu hatırlayarak yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirdi;

'Law-kun !!! Ah evet benim ! Uzun zaman oldu ! Burada ne işin var?!' diye hızlıca soruları sıraladı kız...Yüzündeki kocaman gülümsemeyi bozmamıştı hala..

Ona Trafalgar demek çok uzun geldiğinden,çocukluklarından beri ona Law-kun diye hitap ederdi Yuuki..Bu,en başlarda pek hoşuna gitmemişti ama galiba en sonunda alışmıştı..

'Demek sende buraya sürüklendin! Üstat nasıl ? Sen nasılsın?'

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Paz Ara. 13, 2009 9:55 pm

Dalgın bir ses beklerken ani ve canlı bir ses onu bir anlığına şaşırtmıştı. Yine de anlık bir suskunluktan sonra bir yandan hafifçe gülerek cevap verdi.

"Gerçekten uzun zaman oldu! Sanırım seninle aynı sebepten burdayım. Kuragari-sensei istediği için. Ahh yaşlı ihtiyar, benim henüz şeye hazır olmadığımı düşünüyor olmalı -"

Birden bire etrafındaki tipleri hatırlayarak sustu ve kulağına eğilip, mümkün olan en kısık sesle cümlesini tamamladı.

"Vampir avlamaya."

Eski günlerde beraber az mı savaşmışlardı sanki. Her bir yarasını tekrar hissediyordu adeta. Bu iki kelime ona bu günlerin anılarında kendini kaybettirmiş, bambaşka bir dünyaya götürmüştü. Etrafındakileri bile görmez gibiydi.

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Ptsi Ara. 14, 2009 7:51 am

Yuuki,kafasını geriye doğru atarak hafif bir kahkaha patlattı..

'Eğer hala hatırladığım kadar aceleciysen buna hiç şaşırmadım Law-kun!'

Sonra da kahkahasına hafifçe kıkırdayarak devam etmişti..Bir yandanda da eliyle ağzını kapatıyordu..Geçmiş her zaman kötü anılarla dolu değildi..Neden sonra gülmeyi kesip, gözlerini Law'ın gözlerine odakladı;

'Üstat büyük olasılıkla seni buraya gönderirken vampirlerin doğasını daha iyi anlamanı sağlamaya çalışıyordu..Ama Yagari beni neden buraya yolladı hala çözebilmiş değilim..Üstüne alınma ama..Vampirlerle her zaman senden daha iyi geçindim..' diyerek göz kırptı kız.. Sonra da karıştırmaktan bulamaç ettiği yemek tepsisine, iğrenerek baktı ve elinin tersiyle yana itti..

'Eee ? Sen nasılsın bakalım.. Vampir avcısı eğitimi dışında neler yapıyorsun bu aralar?'

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Ptsi Ara. 14, 2009 7:53 pm

Eski günlerden beri alıştığı bu kahkahayı duymayalı uzun zaman olmuştu. Eğitim aldığı dönemdeki en iyi dostlarından birini burada bulmak! Gerçekten hoş bir tesdüftü. Yine de tecrübe için buraya gönderilmektense hiç gelmemeyi tercih ederdi. Hatta neden kaçmadığını bile merak ediyordu bazen.

"Her zamanki gibi devam ediyorum işte,-hafifçe omzundaki nodachiyi işaret ederek- eski dostumla beraber maceradan maceraya. "

Okula gelmeden birkaç gün öncesine kadarki avları gözünün önüne gelmişti. Kan, yıkım ve daha nicesine alışmıştı. Bu okul onun için fazla sakin ve alışılmamış derecede durgun geliyordu. Sanki dış dünyayla bağlantısı kalmamış bir kafes, zindan ya da hücre gibiydi bu okul.

"Belki de ikisi de bizi buraya biraz kafa dinlemek için göndermiştir.Bu arada Yagari neler yapıyor sahi?"

Bu düşüncesinde haklı olabilirdi belki de, ya da sadece bir tesadüf olabilirdi. Üstat Yagari ile hiçbir zaman resmi bir tonla konuşmazdı. Zaten buna gerek de görmüyordu. İnsanların kendini veya karşısındakini abartmasını sevmiyordu.

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Ptsi Ara. 14, 2009 8:35 pm

Kız,ellerini çenesinin altına koyup içeceğinden pipetle içmeye başladı..Bir yandan da etrafa sıkıntıyla bakışlar atıyordu;
' Bizden kurtulma olasılıkları sen şimdi böyle diyince daha olası geldi gözüme..Ha Yagari mi? İyidir herhalde beni sepetledikten sonra dünya turuna çıktı diye duydum..'

Kız biraz durup omuzlarını silkmişti;

'Onunla gitmeyi gerçekten çok isterdim ama galiba burada eğlenecek birşeyler bulmalıyız..'

Ve hemen sonrasında da kocaman gülümsedi;

'Hem sende burada olduğuna göre eğlenecek birşeyler bulabileceğimize kuşkum yok law-kun! Hadi burayı birbirine katalım..' diyerek göz kırptı.. Eğlence herşey demekti ! Yaramazlık yapmakta, eğlenceli şeylerden biriydi.. Ve bu okulda yaramazlık yapılabilecek bir sürü vampir vardı...

Hayat o kadarda sıkıcı sayılmazdı...

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Ptsi Ara. 14, 2009 9:04 pm

Yoksa eski günlerin anısına bir av davet miydi bu? İtiraz edilecek hiçbir yanı da yoktu. Ne de olsa avcıların aldıkları o uzun eğitimlerin amacı da buydu, biraz av... Ya da en azından biraz dövüş. Duman güçlerinde ustalaşmak için biraz daha antrenman yapmalıydı sonuçta.

"Aynı eski günlerdeki gibi, ha."

Yüzündeki gülümseme biraz daha artmıştı ve ister istemez masanın üzerindeki bir elini dumana çevirdiğini fark etti. Eski haline çevirmek gibi bir niyeti de yoktu. Yine de kavgada bunun sürpriz olarak kalmasını istediği için kısa süre sonra eski haline çevirdi. Kim bilirdi? Belki de bu okuldan başlayarak dünyadaki tüm vampirleri beraber avlarlardı. Son bir kez daha elini dumana çevirip sözlerine devam etti.

"Ben de zaten bunda biraz daha ustalaşmak istiyordum."

Yüzünde artık saklanamayacak bir gülümsemeyle kıza bakıyordu. Hayatın sıkıcı sayfalarına biraz eğlence karalamak hoş olabilirdi.

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Çarş. Ara. 16, 2009 7:39 am

Belinda,bir müddet boyunca çocuğun sise dönüşen eline hayranlık ve şaşkınlık karışımı tuhaf bir bakışla bakmış olsa da en nihayetinde kendine gelmiş ve gülümsemişti;

'İşte bu harika.. Ve ekstra eğlence demektir Law-kun !' dedi..Hemen sonrasında da yüzüne üzgün bir bakış yerleştirerek masadan kalktı;

'Çok üzgünüm Law-kun ama benim birkaç işim var.. Seni gördüğüme çok sevindim artık daha sık takılır ve 'eğleniriz!' diye gülümsedi.. Eğlenmek kısmını elinden geldiğince vurgulamıştı..

'Jaa Matta..' dedikten sonra çocuğa el sallayarak hızla masaların arasından geçti - tabi birkaç masaya çarparak- ve kafetaryanın kapısından dışarıya çıktı..

Rp out: Rp için teşekkürler ^^

Konu: Geri: Karnını Doyurma Çabası... Çarş. Ara. 16, 2009 2:25 pm

Birdenbire masadan kalkıp hızlıca dışarı çıkan kızın arkasından bakakaldı bir süre. Biraz daha oturup konuşabilirlerdi ama Yuuki'ydi karşısındaki. Belli bir yerde fazla kalmayan eski Yuuki. Eski huylarından hiçbirini kaybetmemiş gibi duruyordu. Eğer yanılıyorduysa da bunu zamanla öğrenecekti zaten. Artık orada oturması için bir debep de kalmamıştı. Nodachisini tekrar omzuna koyup ayağa kalktı.

Yine dikkatleri üstüne çekmişti ancak bu kez ona bakanların sayısı biraz artmış gibiydi. Görünüşe bakılırsa birisi o dumanı fark etmişti. Neredeyse bütün kafaterya ona bakıyordu şimdi. Baktıkları kişi Trafalgar olmasa heralde bir kavga başlamıştı bile. Ancak Trafalgar Law asla bu kadar kolay öfkelenen biri değildi. O sadece kavga anında kolayca gaza gelecek türden biriydi. Tabii gaza gelmesine sebep olabilecek kadar iyi bir rakip bulabilirse.

Geldiği gibi o sabit gülümsemeyle ve etrafındakilere aldırmayan bir şekilde dışarıya çıkıyordu. aklındaysa Yuuki'yle beraber yapacakları yaramazlıkların planları oluşmaya başlamıştı bile. Planlar oluşadursun uygulanacakları aynı dumana yazılan yazılar gibi belirsizdi. Yine de belli olan bir şey vardı, bu ikili okuldaki vampirlerle - ve hatta belki de insanlarla bile - gerçekten uğraşacaklardı.

Rp Out: Asıl ben teşekkür ederim. Ne de olsa rp yapalım diyen bendim.