Cross Academy
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Yıl 2010.Akademide teknoloji hakim ve birçok E sınıfına benzer insanlar ortalıkta beliriyor.Onların nereden geldiğini bulmalıyız!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Tutkuların Tarihi...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 6:24 pm

Cross Akademisi'nin dünyaca ünlü kütüphanesine bir öğrenci olarak girmek... Aşkın bendisine yaptırdıklarını inanmayan bir zihinle kütüphaneye adım attı. Kimsenin olmadığını görmek, içini burktu hemen. Sevdiği kadın için geldiği akademide daha onunla bir kere bile karşılaşmamıştı. Aramadığı yer, bakmadığı duvar arkası kalmamıştı kendisinin. Güvendiği bir yerden öğrenmiş olmasaydı bunu, bir saniye bile kalamazdı akademide. Ne var ki, kendi içgüdüleri de onun buralarda olduğunu haykırıyordu ona. Ne var ki kader henüz onları bu akademide karşılaştırmayı başaramamıştı. Zaman, mekan... Yüreği için şu an her şey dardı artık...

Duraksadığı koca kapı önünde, bir an arkasını dönüp çıkmayı düşündü geldiği gibi. Ama unutuyordu, burası büyüklüğü ile ünlü bir kütüphaneydi. Bir daha bu kadar büyük bir bilgi kaynağını bu kadar ıssız bulma şansını bulamayabilirdi bir daha. Birkaç şey kurcalasa, birkaç yeni şey baksa... En azından yeni bir şeyler kapsa... Şu an içindeki gitme isteğinin tek sebebi kalp atışlarının burada bulunmamasıydı. Buradan bir an önce çıkıp gitmek istese de, iç sesi burada kalmasını söylüyordu. Çoğu zaman güvendiği iç sesine bu sefer kulak vermemeyi tercih edecekti. Son bir kez kütüphaneyi inceledi petrol yeşili gözleriyle. İncelemesini tamamlayıp arkasını dönmeye hazırlandığı an; kendisine en yakın raftaki bir kitabın adı dikkatini çekti.

Gözlerinin iyi gördüğünün daima bilincindeydi, ama sanki daha da emin olmak istermiş gibi birkaç adım daha attı öne doğru tereddütle. Burada saçma sapan bir aşk romanının ne işi olabilirdi ki? En yakın rafa bir-iki metre kala, uzaktan tam olarak doğru okuduğundan emin oldu, emin olur olmaz da 'pehhh' anlamında sırıtık bir gülümseme kapladı yüzünü.

"Tutkuların Tarihi"

Bu isimde bir kitap ancak ve ancak bir aşk romanı olabilirdi. Eline kitabı aldığında, biraz 'fazlaca' kalın buldu romanı. 1000 sayfadan fazla olmalıydı bu saçmalık. Deri kaplı bordo cildi, içine bunun bir aşk romanı olmayacağına dair ilk şüpheyi düşürdü içine. Ansiklopedi tarzı bir şey olmalıydı. İlginç bir isim seçimi...

Masalara oturmaya üşenerek ayaküstü incelemeyi seçti kitabı. Ortalardan bir yer seçti tesadüfen sarı sayfalar arasından. Aynı zamanda eski bir kitaptı belli ki... Ne var ki resimleri inceleyip, yazıları atlaya atlaya okudukça, bunun bir roman olmadığına emin olmak uzun zamanını almamıştı Vincent'ın. Vampir ve insan kelimelerini bir arada gördükçe, merakı ve burada kalma süresi daha da arttı ince ama yapılı bedeninin... Zihnini vererek okumaya başladı vampirlerle insanların ilişkisinin tarihini anlatan bu ansiklopediyi... Öyle ki oturma ihtiyacı bile duymamıştı ani okuma isteğinden...


En son Vincent Lancelot tarafından Perş. Ara. 17, 2009 7:37 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Belinda Kuran
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Belinda Kuran


Mesaj Sayısı : 113
Nereden : Vincent'ın kollarının arasından..
İş/Hobiler : Part-time piyanist
Lakap : Pureblood Princess

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: Safkan Avcı
Güç/Silah: Artemis
Karakter Adı: Belinda Yuuki Kuran

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 7:09 pm

Belinda, her zamankinden daha durgundu o gün..Ya da daha mı beklentiliydi acaba? Anılar gittikçe sarmıştı her yönünü..Law ile karşılaşması yıllardır içinde tuttuğu özlemlerini dışarıya vurmuştu... Vincent.. İsmini söylerken bile gözleri buğulanmış ve dudaklarında hafif bir gülümseme belirmişti.. O haylaz ufaklık..
Yıllar boyunca birbirleriyle uğraşıp duran bu iki ufaklık, birbirlerinden uzakta büyümüş sayılırlardı.. Doğrusu Bely,içinde inanılmaz bir özlem duyuyordu ona karşı.. Ve onun yanında olmayı istiyordu..

Bunun nedenini en başlarda anlayamamıştı ancak daha sonraları ondan hoşlandığını itiraf etti kendisine..Aslında hoşlantıdan fazlası vardı.. Ama Bely bunu dışarıya vurmaktan feci şekilde utanıyor, kıpkırmızı kesiliyordu..

Bu aralar kendisini,kütüphanede bulduğu bir kitaba adamıştı.. Orada okuduğu aşklar, hikayeler kendisine o kadar imkansız ve bir o kadarda güzel geliyordu ki, bir gün onlardan birini yaşamak istiyordu.. Ancak sadece tek bir kişi ile..O kişide elbette ki Vincent olacaktı..

Kız, her zamanki gibi inanılmaz derecede büyük olan kütüphanenin koridorlarında yolunu ezbere biliyormuşçasına yürüyordu..Kitabı nereye bıraktığından adı gibi emindi..Koridorlar bomboş ve sakindi..Zaten burada pek değişen birşey bulunmazdı..

En sonunda kız, son raftan dönecekti ki,birdenbire burnuna takılan koku ile bütün vücudu titredi..Bu kokuyu tanıyordu.. Ne olduğunu anlayamadan gözleri dolmuş ve elleri titremeye başlamıştı.. Kesinlikle emindi..

Yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirerek gözyaşlarını tutmaya gerek duymadan raftan döndü Belinda..Bir yandan da kollarını iki yana açmış, kokunun sahibine doğru koşuyordu..İşte oradaydı..Elinde bir kitap tutuyordu..Raflara yaslanmıştı..İnanılmaz derecede uzamış, büyümüş ve çok yakışıklı olmuştu..Ama hiç şüphe yoktu.. O hala yakut gözlü Vincent'tı..

'Vinnie-kun!!' diye bağırarak çocuğa bütün gücüyle sarıldı kız..Boyu, yanında oldukça kısa kalmıştı ve anca göğsüne kadar gelebiliyordu...Onun sarılmasıyla birlikte çocuk,elindeki kitabı yere düşürmüştü ama Bely, kütüphanede olduklarını umursamadan yüzünü çocuğun göğsüne gömmüş, bir yandan ağlıyor,bir yandan da bağırıyordu;

'Vinnie..Sensin..Bu gerçekten sensin..Sen benim Vinnie'msin!'
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 7:42 pm

'Vinnie-kun!!'

'Vinnie..Sensin..Bu gerçekten sensin..Sen benim Vinnie'msin!'


Bu büyülü ses... Yanılıyor muydu? Onu çok düşünmekten delirmiş ve her yerde onun sesini duymaya başlamış olabilir miydi? Ya da ona sarılan bu büyülü suret? Bu enfes koku? Yıllardır özlemini çektiği bu büyülü koku...

Biliyordu, oydu; kendisini görünce tam da kendisinden beklenilecek kadar güçle, onu neredeyse yıkacak şekilde sıkıca sarılmıştı ona. Yine de, sanki o gözleri görünce daha da emin olacağını bilerek, sert göğsüne gömülmüş olan gür saçlı narin başı iki elinin arasına aldı hafifçe. Onun kendisine bakmasını sağlayacaktı, bunun bir düş olmadığına ancak hayallerini süsleyen o simayı görünce inanabilirdi.

Birkaç uzun saniye boyunca sıcak yanakları yukarı doğru kaldırdı.

Kendisine özlemle bakan sıcacık gözleri görünce emindi artık. "Belinda..." Aşkla dudaklarından çıkan bu sözcük, çimen gözlerinin dolmasına yetmişti bile. Daha fazla ağlarsa dayanamayacağını bildiği o büyük gözlerden gözyaşlarını çabucak silmeye çalıştı büyük elleriyle. Buğday renkli teni o bembeyaz yüzün üzerinde gezinirken, birinin ona "Uyan artık!" diye bağırmasından korkuyordu hala.

Ellerini yumuşak yanaklardan çekti ve bu minik vücudu sıkıcı kendisine sardı hemen. Başını mükemmel halde omuzlara dökülen saçlara gömmüştü, ağlanılmaması gerektiğine inanmasına rağmen bir iki damla gözyaşının yanaklarına düşmesine izin verdi. Yine de, ağladığını Belinda'sına gösterme gibi bir niyeti yoktu. Elleriyle gür saçları okşarken, arada kendi yanaklarına götürüp düşen bir iki damlayı da silmişti hemen.

Kafasını yavaşça kaldırdı, kaldırmak istememesine rağmen sevgilisiyle konuşmak için, onun kusursuz yüzünü görebilmek için başını o güzel saçlardan ayırması gerekiyordu. Ellerini yeniden o sıcacık, onun için gözyaşıyla ıslanmış yanaklara koydu, bir daha bırakmamak istermiş gibi...

"Sen... Ne kadar..." Pekala, Belinda'nın alınmamasını umuyordu, ama yıllardır onu görmemişti değil mi? "Ufak kalmışsın..."

Bunu söylerken affedilmek isteyen bir muziplik kapladı yüzünü bir saniye içinde. Daha ilk saniyeden hayatını kırmış olmak istemiyordu. Hem huyları ne kadar değişmişti, bunu da bilmiyordu da... Ama Vincent her zaman dobra biri olmuştu, bu mükemmelliğe bile gördüğü ilk değişimi söylemeden edememişti tabi... Uzun yıllar önce neredeyse aynı boydaydılar, şimdiyse... Gene de bu hiçbir şekild bir kusur değildi, aksine kusursuzluğuna bir kat daha sevimlilik ekliyordu bu özellik... Onun biriciği, Belinda'sı... Sonunda karşılaşmışlardı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Belinda Kuran
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Belinda Kuran


Mesaj Sayısı : 113
Nereden : Vincent'ın kollarının arasından..
İş/Hobiler : Part-time piyanist
Lakap : Pureblood Princess

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: Safkan Avcı
Güç/Silah: Artemis
Karakter Adı: Belinda Yuuki Kuran

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 8:13 pm

O büyük eller yanaklarında,saçlarında geziniyor ve kendisine sıkıca sarılıyordu..Belinda mutlulukla gülümsedi..Vinnie'de en az kendisi kadar çok özlemişti kendisini..

'Belinda..' diye seslenmişti kendisine.. Ve bu seslenişle birlikte Bely, oldukça şaşırmıştı..Sesinin tınısı her zaman böylesine büyüleyicimiydi ? Ya da o mükemmel gözler her zaman böyle iri ve sulumuydu? Kız,çocuğun kendisine tekrardan sarılması ve saçlarını okşamasına izin verirken, kendi ellerinin altında bulunan sert göğsü farkedince de oldukça şaşırmıştı.. Galiba birileri yatıp kalkıp ağırlık çalışmıştı.. Ve kendisini saran güçlü kollarda bunun bir kanıtıydı öyle değil mi?

En nihayetinde kendisinden ayrıldığında - ki Bely sonsuza kadar bu şekilde kalabilirdi- gözlerinin içine bakmış ve elleri yanaklarını sıkarken;

"Ufak kalmışsın..." diyivermişti.. Bely, önce şaşkınlıkla baktı ama sonra elini dudaklarına götürüp gülmeye başladı;

'Ahahah beni yıllar sonra ilk defa görüyorsun ve ilk söyleyeceğin şey bu mu oluyor Vinny-kun ?'

Sonra da gülmeyi bırakıp, gözlerini çocuktan kaçırdı ve hafifçe gülümsedi;

'Oysa ben sana ne kadar büyüyüp etkileyici ve yakışıklı birine dönüştüğünü söylemeyi düşünüyordum..'

Evet..Yüzü kıpkırmızı kesilmişti..Bunu anlaması için lanet olasıca aynalara bakmaya hiç ihtiyacı yoktu! Tanrı aşkına ne yapıyordu böyle ? Çocuğu bulalı daha iki dakka olmuştu ve hemen ona herşeyi söylemeye mi karar vermişti? Ama eğer böyle olursa yakında ağzından çok farklı şeyler kaçırabilirdi..

Şu işe bak..Gerçekten de küçücük kaldığını farketmişti kız birdenbire.. Belkide Vincent, kendisi gibi büyük kızlardan hoşlanırdı..Ama Bely ufacıktı.. Şey oldukça kıvrımlıydı ama ufacıktı. Birdenbire yüzünü asmıştı..Neden olduğuun bilmediği bir şekilde kendisini Vincent'ta beğendirmeye çalışıyordu sanki.. Ama neden? Vincent büyük olasılıkla onu sadece eski zamanlardan kalma bir arkadaş olarak görüyordu..

Ama öyleyse neden sarılışı bu kadar içtendi ve şu anda Bely'ye oldukça sıcak geliyordu?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 8:31 pm

Elleri arasında kaybolan bu mermerimsi yüzün kızarıklığına şaşkınlıkla bakarken, onun ne kadar değişip değişmediğini ölçüyordu kafasında Vincent. Karşısındaki Belinda kesinlikle huy bakımından değişmemişti, ufak olduğunu söylemesinden alınmamıştı bile... Ama kendisinin bildiği Belinda, ona bu kadar güzel bir cümle bahşedip, utanarak kızarırmıydı? Bu kızarırklık, kendi içindeki umut çiçeklerinin de kızarıp olgunlaşmasına debep olmuştu şimdi... Acaba... Duyguları karşılıklı olaiblir miydi? Her ikisi de birbirlerini aynı şekilde mi özlemişlerdi? Arkadaş değil, dost değil... Sev-sevgili gibi?

İçinden bu kelimeyi zorlukla geçirmişti, ama onunla sevgili olduğunu düşününce artmaya başlayan kalp çarpıntısı yüzüne kimsenin kolay kolay göremeyeceği bir anlayış gülümsemesi oturtmuştu. Sağ başparmağıyla avcundaki yanağı yavaşça okşarken; "Uzun zamandır birbirini görmeyen insanların ilk olarak görünüşlerindeki değişikliklerinden bahsetmeleri normal değil midir?" Derin kahverengi gözlere bakarken söylediği bu cümleler içinden geçen tek şey değildi elbette. "Hem, ben sende gördüğüm değişiklikleri saymayı daha bitirmedim ki..."

Sol eli hala o sıcak yanakta sabit kalırken, sağ eli karşısındaki güzelliğin saçlarını okşamaya başlamıştı. "Şu an çok ufak, çok sevimli... Eskisi kadar haylaz... Ama, eskisinden de mükemmel görünüyorsun..."

Son cümleyi de o masum gözlere bakarak söylemeyi planlamıştı yıllardır, ama bu kusursuzluğa bakamayıp utancından gözlerini hafif sağa kaydırmıştı. Yerdeki kitaba... Buğday tenine yansıyan kızarıklığın bir an önce geçmesini dilerken, gözü orta boyda harflerle "Tutkuların Tarihi" yazan kitaba baktı...

Evet, belki o kitapta kesinlikle insanların kendi aralarındaki tutkuların tarihi anlatılmıyordu ama... Onun Belinda'ya olan tutkusu oradaki en derin tutkulardan bile daha derindi...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Belinda Kuran
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Belinda Kuran


Mesaj Sayısı : 113
Nereden : Vincent'ın kollarının arasından..
İş/Hobiler : Part-time piyanist
Lakap : Pureblood Princess

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: Safkan Avcı
Güç/Silah: Artemis
Karakter Adı: Belinda Yuuki Kuran

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 8:50 pm

'Ama, eskisinden de mükemmel görünüyorsun..."

Ve gözlerini kaçırmıştı Bely'den..Hafifte bir kızarıklık vardı..Belinda gözlerini şaşkınlıkla kocaman açtı..Neden..Nasıl? Niçin ?Yoksa..
Aklına gelen fikirleri geri yollamak adına kafasını birkaç kez sağa sola salladı ama bu hareketle birlikte Vinny'nin büyük ellerine çarpmıştı yüzü..

'Ge-Gerçekten böyle mi düşünüyorsun?' diye sordu kız, bir kuş gibi çırpınmayı bırakıp en sonunda..Elleri hala üzerindeydi..Saçlarındaydı yanaklarındaydı..Ve Bely kesinlikle ne yapması gerektiğini bilmiyordu...Şu anda bildiği tek bir şey vardı.. Viny'ye olan özleminin kesinlikle haksız olmadığıydı oda.. Ama hafifti ona olan duygularını anlatırken seçtiği kelimeler..Hoşlantıdan öte birşeydi bu hissettikleri şu anda..Ve dahada öteye gitmesini istiyor gibiydi kız..

Neden sonra gözü,Vinny'ye az önce çarpmasıyla yere düşürmüş olduğu kitabı gördü..

'Ah!' diye bir ses çıkararak aşağıya doğru eğildi ve ağır kitabı yerden aldı..Vinny'ye uzatmadan önce, kitabı kendisine çevirip adını okumuştu..

'Tutkuların Tarihi..'

Kız, anında kıpkırmızı kesilmiş ve heyecanla gözlerini kitaptan başka bir yere kaçırmaya çalışmıştı.Bir yandan da sanki istemeyerek bir sırra şahit olmuş gibi hissediyordu kendini;

'İ..İlginç bir kitaba benziyor..' dedi bir an için.. İçinde ne çeşit 'tutkulardan' bahsedildiğini bilmiyordu ama Bely emindi ki şu anda kendi içindeki duygulara benzeyen tutkuların hiçbir yerde bulunmasına imkan yoktu..

'Vinny-kun'un oldukça tutkulu bir aşık olduğuna hiç şüphem yok..' diye ekledi en sonunda da.. Ahhh ne yapıyordu böyle ? Kendisini dahada utandırmaktan başka bir işe yaramıyordu bu söyledikleri ama içten içe, o tutkuları paylaşacak birine sahip olup olmadığını soruyordu sanki.. Bu düşünceyle birlikte Bely, kendini daha da tuhaf hissetmeye başlamıştı.. Gerçekten.. Yıllar sonra karşılaştığı bu eski dost, birdenbire en büyük 'tutkusu' haline mi gelmişti?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 9:10 pm

Vincent Belinda'nın neden Belinda'nın mükemmel göründüğünü düşündüğünü inanmadığını anlayamamıştı. Birkaç saniyelik şaşkın bir bakıştan sonra, gerçek ona demir bir zırh soğukluğuyla çarptı... O an kendisini bir salak gibi hissetti. Hatta salak ötesi! Çünkü gözlerini kaçırarak söylemişti, tıpkı yalan söyleyen bir insanın yapacağı gibi...

Şaşkın ama hayran gözlerle, sevdiğinin yere eğilip az önce elinden düşürdüğü kitabı yerden alışını izledi. Yüzündeki hafif kızarırklık bariz bir şekilde yayılmaya başlamıştı anında. Belinda onun aşk romanı okuyacağını düşünecekti, erkeklerin yapmayacağı bir davranış olmalıydı değil mi bu? Belinda'nın gözünde küçüleceğini bilmek, bir yandan kendisine sinirlenmesine, bir yandan da içindeki umut çiçeklerinin solmasına sebep olmuştu. Şunu iyi bilirdi, hiçbir kız kızlara yakın zevkleri olan bir erkekle çıkmak istemezdi. Bir erkek, erkek gibi olmalıydı. Sevgilisine tutkun, dışarıya aslan kesilen bir erkek...

Başını eğmemek için zor tutuyordu kendisini şimdi, yanlış bir şey yaparken yakalanmış bir çocuk gibi. Başını eğmemesinin tek sebebi ise gözlerini bu mükemmelliyetin üzerinden bir saniyeliğine bile ayırmak istememesiydi.

'Vinny-kun'un oldukça tutkulu bir aşık olduğuna hiç şüphem yok..'

Çimen gözleri duyduğu cümlenin şaşkınlığıyla açıldı, acaba ona olan tutkunluğunu çok mu belli etmişti? Ama bir saniye, onun buraya geliş 'amacı' zaten içindeki tutkuyu artık sahibinin ayakları altına sermek değil miydi?

Bir erkek, aşığına aşkını itiraf ederken de erkek gibi davranmalıydı. Bunca yolu bunun için gelmişti, bu sefer o çikolata gözlerden gözlerini ayırmadan, bir çırpıda söyleyecekti her şeyi.. Peki ya gönlünün sahibi gönlünü almak istemezse? Yıkılacaktı, ama en azından bu yükü taşımadığı için rahat olacaktı elbet...

"Tutkumu görmek ister miydin Belinda?" dedi hafif kısık bir sesle, utangaç bir ifade eşliğinde Belinda'ya bir adım yaklaşarak. "Aşkımın tutkusunun sadece sana ait olduğunu söylemek istesem, tepkin ne olurdu buna? Bu akademiye senin varlığını öğrendiğim için geldiğimi söylesem? Karış karış ne zamandır seni aradığımı, ama bir saniyeliğine bile rastlamadığımı?" Elini nazikçe porselenlerden öte güzellikteki çenenin altına koydu, bu mükemmel gözlerin içine sonsuza kadar bakmak istiyordu şimdi. "Tutkumun hala ne kadar güçlü olduğundan emin olur muydun?"

O an zaman durdu sanki... Kalp atışları durdu, karşısındaki güzellikten cevap beklemeye girişti.


En son Vincent Lancelot tarafından Çarş. Ara. 16, 2009 9:33 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Belinda Kuran
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Belinda Kuran


Mesaj Sayısı : 113
Nereden : Vincent'ın kollarının arasından..
İş/Hobiler : Part-time piyanist
Lakap : Pureblood Princess

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: Safkan Avcı
Güç/Silah: Artemis
Karakter Adı: Belinda Yuuki Kuran

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 9:30 pm

Belinda işte şimdi tamda beyninden vurulmuşa dönmek terimini yaşıyordu.. Ama bir tek farkla.. Vurulduğu yer beyni değil, kalbiydi..

Anlamamışçasına kulağına çalınan bu tutkulu kelimeleri sindirmeye çalışıyordu..Ne demeliydi ?Ne cevap vermeliydi ? Bir rüyamıydı bu ? Daha az önce kalbini ona çaldırdığını düşünürken onun kalbini ellerinin arasında bulmak...

Vincent'ın eli, çenesine değdiği anda bütün bedenini sarsan inanılmaz bir titreme almıştı kızı.Bu, o kadar güzel bir duyguydu ki...

Bir masala benziyordu anlattıkları...Sevdiği kişiyi bulmak için ordan oraya gezen bir gezginin masalına... Ve bu masalda sevilen taraf kendisiydi.. İşte buna inanmak zordu ve utanç vericiydi bir bakımada.. Ama utandığı şey, Vincent'ın kendisini ararken, kendisinin onu bulmak hakkında hiçbirşey yapmamış olmasıydı..

Bu kadar kolaymıydı herşey? Evet..Belinda bunu tüm bedeninde hissedebiliyordu..Vincent'ın bakışları, ses tonu ve vücudu kesinlikle kendisini istediğini söylüyordu..Ve Vincent asla yalan söylemezdi.. Buna karşılık Bely'nin kalbi yerinden çıkacakmışçasına atıyor ve daha da yakın olmak istiyordu bu karşısındaki büyük bedene..

En nihayetinde kendisine yöneltilen soruya bir cevap verme zorunluluğu hissetmişti kendisinde..Ama kelimeler çıkamıyordu ağzından hiçbir şekilde.. Sadece yaşlı gözlerine oldukça tezat duran kocaman bir gülümseme yerleştirdi yüzüne ve sıkıca kollarını boynuna doladı Vincent'ın..Boyu uzun olduğundan oldukça eğilmek zorunda kalmıştı çocuk ama kız bunu umursamadı ve bir kedi yavrusu gibi burnunu hafifçe Vincent'ın yanağına sürttü...

'Peki ya sen Vincent? Senden ayrıldığı günden beri kalbinin yarısını hissedemeyen, oranın varlığını unutan ve az önce karşılaştığımız andan itibaren orayı tekrar açan beni kabul eder misin? Çünkü bu yeni oda gerçekten çok büyük ve tamamen seninle dolu...' dedikten sonra yüzünü çocuğun boynuna doğru gömdü...Duygularından utanmıyordu ve inanılmaz bir mutluluk vardı şu anda içinde.. Bu kadar şanslı olduğuna inanamıyordu.. Ve bu duygularının bu zamana kadar farkına varamadığı için ne kadar şapşal olduğuna...

'Galiba..Galiba hep seni bekledim Vinny...' diye mırıldandı kız en sonunda..Ve çikolata rengi gözlerini onun zümrüt gözlerine dikti...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 9:54 pm

Boynuna dolanan ince ama güçlü kollar, Vincent'ın yüreğini ertimeye yetmişti anında. Yanağına sürtünen o minik tatlı ve sıcak burunsa hem vücudunu, hem kalbini titretmeyi başarmıştı bile. Aldığı derin bir nefesin ardından, hayatının dudaklarından damlayan güzel sözleri kulaklarıyla işitmeye girişti şimdi:

'Peki ya sen Vincent? Senden ayrıldığı günden beri kalbinin yarısını hissedemeyen, oranın varlığını unutan ve az önce karşılaştığımız andan itibaren orayı tekrar açan beni kabul eder misin? Çünkü bu yeni oda gerçekten çok büyük ve tamamen seninle dolu... Galiba.. Galiba hep seni bekledim Vinny...'

Porselen bebeği kahverengi iri gözleriyle gözlerini onun gözlerine diktiğinde, "Asla benim seni beklediğim kadar tutkuyla olamaz birtanem..." cümlesi çıktı kendi dudaklarından. Biraz sonraki kelimeler, dudaklarından biraz kırgın bir şekilde dökülecekti, istemeden de olsa... "Çünkü öyle olsaydı, sen de yıllar boyu beni arardın. Ben öyle yaptım... İçimdeki tutkuya asla karşı koymadım, yaptığım tek şey nereye taşındığını bilmediğim Belinda'mın yuvasını aramak oldu. Sen gittiktan sonra benim evim evim olmaktan çıktı zaten. Birkaç hafta sonra, İtalya'dan başlamak üzere her yerde senin ayak izlerini aramaya giriştim... Sonunda da buldum işte. Japonya'da, Cross Akademisinde..."

Belinda onun boynunu bir ağırlıkmış gibi aşağı çekiyordu, o anki tutkuyla Vincent aklına gelen ilk şeyi yaptı. Belinda'yı ince ve kıvrımlı belinden tutup bir çocuk gibi havaya kaldırdı. Çok hafifti Belinda'sı, yapmak hiç de zor olmamıştı. Kucağında Belinda'yla birkaç adım ilerleyerek en yakın masaya gitti ve kızı masanın üzerine oturur halde bıraktı.

"Seni o kadar özledim ki..." diye fısıldadı nefesinin Belinda'nın boynunda gezinmesine izin vererek. Sağ eli onun o mükemmel saçlarında, sol eliyse masanın üzerindeydi, hafifçe Belinda'nın üzerine eğilmişti. Kütüphanede kimsenin olmaması ne büyük talihti. "Sensiz olduğum süre boyunca ben nefessiz kaldım..."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Belinda Kuran
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Belinda Kuran


Mesaj Sayısı : 113
Nereden : Vincent'ın kollarının arasından..
İş/Hobiler : Part-time piyanist
Lakap : Pureblood Princess

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: Safkan Avcı
Güç/Silah: Artemis
Karakter Adı: Belinda Yuuki Kuran

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimePerş. Ara. 17, 2009 7:35 am

Ne olduğunu anlayamadan kız, kendisini Vincent'ın kucağında bulmuştu..Gözlerini şaşkınlıkla açmış ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışırken birdenbire oldukça yüksek sayılabilecek bir masanın üzerine otururken bulmuştu kendisini..Yine de boyunun Vincent'a yetişememesine hafifçe gülümsemişti..Ama daha sonra bu gülümseme, Vincent'ın kendisine doğru eğilip masadan destek alarak tekrar saçlarını okşamaya başlamasıyla yüzünde donmuştu.. Şu anda sadece her geçen saniye daha fazla içini titreten bu simaya hayranlıkla bakmak, ve dokunuşlarını kabul etmekle meşkuldu..

"Seni o kadar özledim ki...Sensiz olduğum süre boyunca ben nefessiz kaldım...""

Ve kızın boynunda hissettiği o nefesi..Bely, gözle görülecek şekilde titremişti..Onu gerçekten bu kadar çok mu istiyordu ? Ona bu kadar aşıkmıydı gerçekten? O zaman Bely gerçekten bir salaktı..Bu zamana kadar bunu farketdemediği için aşırı salaktı hemde !

Bir an için gözleri, geçmişin derinliklerine daldı kızın..Vinny ile yaptıkları yaramazlıklar, yaklaşık 8 yaşındayken Bely'nin akşamları şimşekten korktuğu için Vinny'nin odasına girip ona sarılarak uyuması, birbirlerini her gün sakatlamaları.. Şimdi o kadar çocuksu geliyordu ki bunlar.. Belki de Bely'nin, Vinny'yi utandırmak için sürekli onu yanağından öpmesi de şu anda içinde bulundukları ortamı hazırlamıştı..

Ama kız pişman değildi..Hatta çok mutluydu..

Ellerini bu seferde çocuğun yüzüne götürmüştü Bely, tıpkı az önce onun kendisine yaptığı gibi..Tuhaf bir şekilde içinde uyanan bu nostaljik hatıralar, kafasını iyice karıştırmıştı..

En nihayetinde çocuğa karşı kendisini savunma gereği hissetti ama pek haklı çıkabileceğini zannetmiyordu..

'Özür dilerim..Özür dilerim..' diye fısıldayabildi sadece en başlarda..Ama hemen sonrasında kendisini toparladı..Hey ! Belindaydı o ! Her zaman aşırı rahat davranan ve oldukça atılgan olan Belinda!

Bely, eski günlerden gelen oyunculuk yeteneği ile dudaklarını büzmüş, yüzüne masum bir ifade yerleştirmişti;

'Seni görene kadar seni bu kadar arzuladığımı bilmiyordum ki...' diyerek kollarını bir kez daha çocuğun boynuna doladı ve onu kendisine çekti..Öyle ki artık burunları birbirine değiyor, aldıkları her nefes birbirine karışıyor ve bu da Bely'yi çok daha zor bir duruma sokuyordu..Sadece varlığı bile kendisini heyecanlandırmaya yetiyordu anlaşılan..

'Üstelik o yaramaz ufaklığın benim için böyle hisler besleyeceğini nerden bilebilirdim ki?' diye ekledi sonuna da kelimesinin, oldukça çekici bir ses tonuyla..En nihayetinde alnını, Vincent'ın alnına dayadı ve tekrar zümrüt denizine daldı..

'Madem o kadar nefessiz kaldın..O zaman senin için işleri biraz kolaylaştırayım..' diyerek kendini hafifçe yükseltti kız ve dudaklarını hafifçe çocuğun dudaklarına değdirdi..Dudakları bir ateş gibi sıcacıktı ve Bely, değer değmez kendini elektrik çarpmış gibi hissetmişti..Oldukça..Hoş bir tadı vardı..Ama bu büyülü an pek uzun sürmemişti çünkü Bely, birdenbire 'ne yapıyorum ben?!!' moduna girip kendisini geriye çekmişti..Vinny'nin kendisini onu sevdiğini söyleyen her erkeği öpen bir kız olarak tanımasını hiç istemezdi.. Zaten öyle birşeyde yoktu ortada !

'Çok..Çok..Çok özür dilerim Vinny..Ben..Ben...'

Ama devamını getirememişti..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimePerş. Ara. 17, 2009 1:22 pm

'Çok..Çok..Çok özür dilerim Vinny..Ben..Ben...'

"Şşşşttt..."

Vincent kızın birbirinden gereksiz ama bir o kadar kusursuz özürler dileyen dudaklarının önüne sağ işaret parmağını koyarak onu susturmuştu. Az önce tadını aldığı o kusursuz dolgun dudaklara parmağını koymak onun için çok zor olmuştu; çünkü o dudaklara kendi dudaklarını değdirmeyi tercih ederdi, tıpkı az önceki gibi... Birbirleri arasında santimetreler kadar fark bulunan dudakları arasında şimdi engel olarak saedce Vincent'ın parmağı vardı.

"Özür dilemene hiç gerek yok. Benim istediğim tek şey; senin de beni ne kadar sevdiğini duymak, başka bir şey değil..." İkisi de derin derin nefes alıyorlardı, aralarındaki gözle görülür tutkunun haddi hesabı yokken; içlerinde sakladıkları tutkunun büyüklüğü ne kadardı kim bilir...

Yıllar boyu aşık olduğu kızla böyle mükemmel bir ortamda, böyle mükemmel bir anı yaşamak... Vincent eskiden Belinda'dan her öpücük alıp domates gibi kızardığında, büyüyünce ona karşı bu kadar tutkulu olacağını asla tahmin etmemişti. Üstelik onu görmeden aradığı yıllar boyunca bile ona dair sevgisinin bu kadar güçlü olduğunu anlayamamıştı. Sanki Belinda'sının da ona karşı boş olmadığını görmek; içindeki arzunun ve aşkın hat safhada olmasını sağlamıştı şimdi... Onunla karşılaşmadan önce onu asla ifade edemeyeceği kadar çok sevdiğini sanıyordu... Eğer o zaman aşkını ifade edemiyorsa, yaşadıkları bu romantik aromalı anlardan sonra aşkını nasıl ifade edebilecekti ki?

Belinda'yla 11 yaşında bahçe hortumlarıyla yaptıkları su savaşları, defalarca ağaca tırmanıp sık sık düşmeleri; 9 yaşında güneşin batışını çimenler üzerinde yatarak izlemeleri... Belinda çimenlerin üzerinde upuzun saçlarıyla seleserpe uzanırken, birden narin kafasını kaldırıp Vincent'a sıcacık gülümsemesiyle bakar ve kollarını kızarmış bir suratla büyüsüne kapılan Vincent'ın vücuduna koyup başını Vincent'ın göğsüne yaslardı... Peki ya şimşekten korktuğu zaman yüzündeki o muhteşem masumiyetle kendi odasına dalması ve ona sarılarak uyuması? Vincent da o zaman gök gürültüsünden çok korkardı; ama yanında ona sarılıp uyuyan mükemmeliyet sayesinde şimşekleri kimsenin sevmediği kadar sevmeye başlamıştı. Şimşekler onun asla itiraf edemediği duygularının utancını örtüyordu her seferinde. O zamanlar Vincent; sanki Belinda'ya aşkını itiraf etmiş de, o da kendisini sevdiği için ona sarıldığı hayallerini kurardı sık sık... Hayatı boyunca gördüğü en güzel rüyalar hep o gecelere aitti zaten.

Vincent mazinin zerafetini karşısındaki çikolata şelalesi eşliğinde zihninde yaşamıştı bir kez daha. Kütüphanede yaşadıkları bu an, asla ama asla onun aklından çıkmayacaktı; o an kendi kendisine söz verdi: Son nefesini verirken bilinci açık olursa, son hatıralarını burada hatırladıklarının ve burada yaşadıklarının kaplamasını istiyordu. O zaman gözlerini huzur içinde kapatabilecekti; dudaklarından 'Belinda...' kelimeleri çıkarak son nefesini verecekti...

Vincent elini kızın minik çenesinin altına koyarak başparmağını o pürüzsüz dudakların üzeirnde gezindirdi; en sonunda da başını bu kusursuzluğun üzerine eğerek, bu tatlı dudakların tadını almaya girişti bir kez daha. Bu seferki öpücüklerinin ilkinden bile tutkulu olduğu her halinden aşikardı; sağ eli kızın ince boynunda gezinirken onun da kalp atışlarının neredeyse kendisininki kadar hızlı olduğunu hissetmek Vincent'ı bir kat daha heyecanlandırmaya yetti. Masaya dayalı sol eli Belinda'nın ince belini kendisine doğru çekti; kendi vücudunu da Belinda'nın masa üzerinde oturan bacakları arasına getirmeyi başardı... Belinda'nın belini bu sefer tamamen kavrayarak kendisine çekti, şimdi ikisinin vücutları arasında bir engel kalmamıştı.

Öpüşmeleri bittiğinde ikisi de ölümüne savaşmışlar gibi nefes nefese kalmışlardı. "Hiçbir şey için özür dilemene gerek yok sevgilim..." dedi Vincent dudaklarını kızın pürüzsüz boynuna yaklaştırırken gene, arada nazik öpücükler konduruyordu o boyna.
"Şu an beni sevdiğini, beni istediğini bilmek bana ömür boyu yeter..."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Belinda Kuran
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Belinda Kuran


Mesaj Sayısı : 113
Nereden : Vincent'ın kollarının arasından..
İş/Hobiler : Part-time piyanist
Lakap : Pureblood Princess

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: Safkan Avcı
Güç/Silah: Artemis
Karakter Adı: Belinda Yuuki Kuran

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimePerş. Ara. 17, 2009 6:03 pm

Vincent'ın işaret parmağı dudaklarında ve kendisi de hemen birkaç santim uzağındaydı..Belinda, bu pozisyondayken az önce Vinny'yi öptüğünden bile daha çok heyecanlandığını farketti..Sanki çocuk her an dudaklarını dudaklarına tekrar yapıştırabilir, elleriyle vücudunu keşfe çıkabilirmiş gibi geliyordu kıza.. Ama bu düşüncelerinden hiç utanmıyordu.. Belinda sadece onu bütün bedeninde hissetmek ve sonsuza kadar ona sarılıp..

Ama düşünceleri , Vinny'yi tekrar dudaklarında hissetmesiyle kesilivermişti..Düşünmeye ihtiyacı yoktu sadece iç güdülerini takip edecekti şimdilik..Ve iç güdüleri sadece ortama uymasını söylüyordu..

Vinny'nin şiddetli öpücüğü kızın tüm bedenini sarsıyor, ve içinde bir sürü patlamaların olmasına sebep oluyordu sanki..Kalbi deliler gibi atıyordu ve Vinny'nin ani bir hareketle bacaklarını açıp, onların arasına yerleşmesi kızı iyice baştan çıkarmıştı..Şimdi, ikisinin bedenleri birbirine yapışık bir biçimde duruyor ve her aksiyonda bedenleri aynı rüzgara maruz kalan bir deniz gibi dalgalanıyordu..Kız, bu anın tadını daha iyi çıkarabilmek için bacaklarını çocuğun beline dolamıştı...
Vinny, kendisini belinden çekerek iyice vücuduna yapıştırdığında Bely'de ellerini, çocuğun kıvırcık güzel saçlarının arasında gezdirmeye başlamıştı.. Ama bir keşif gezisi değildi bu..Tomar tomar avuçluyor ve sanki yüzünü kendisine daha da yapıştırmaya çalışıyordu..
Dudaklarının ve dilinin ne yaptığının farkında değildi..Ve zaten bunları yapmayı nerden öğrendiğini de bilmiyordu..Sadece Vinny'ye uyuyordu...Onun ritmine kaptırmıştı kendisini..

En nihayetinde dudakları birbirinden ayrıldığında - ki tam zamanındaydı yoksa Bely nefes alamadan ölecekti- ikisi de nefes nefese kalmıştı..Belinda'nın ağzı denizden yeni çıkmış balık gibi açıktı ve zorlukla birkaç kez yutkunmaya çalıştı..Vücudu az önceki öpücüğün hararetiyle titriyor ve arzuları bütün bedenini okşuyordu...Ve en nihayetinde, Vincent'ın sözlerini duydu kız..

Çocuğun, boynuna değen dudakları yüzünden Bely, gıdıklanıyordu ama öpücükleri de bir o kadar hoşuna gidiyordu.. Kendini cevap verecek durumda hissetmiyordu..Başı çatlıyordu kulakları uğulduyordu..Ve hatta farkında olmadan 'Ahh..Ahh' tarzı sesler çıkardığını birkaç dakika sonra anlamıştı...Tabi anlamasıyla bu utanç verici sesleri çıkarmayı kesmesi bir olmuştu...

Vinny öpücüklerine devam ederken Bely, ona sıkıca sarıldı ve dudaklarını çocuğun alev gibi yanan kulağına dokundurdu..Hala iç ara ara iç çektiğinin farkındaydı ama bunun için daha sonra utanacaktı;

'Seni..Ah..Ahh..Seviyorum..Ve..Imm..Seni..Seni..Seni istiyorum..'

Daha başka birşey yapmamıştı..Zaten bedeninin kontrolü tamamen Vincent'a geçmiş durumdayken ne yapmayı bekliyordu ki?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Vincent Lancelot
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Gündüz Sınıfı Öğrencisi
Vincent Lancelot


Mesaj Sayısı : 61
Nereden : Belinda'nın saçlarının arasından :)
İş/Hobiler : İşim gücüm Belinda... :)
Lakap : Vin, Vinny, Belinda'nın Aşığı :)

Öğrenci Sayfası
Irk/Statü: İnsan/ Avcı
Güç/Silah: Duyguları kontrol edebilmek, Avcı güçleri/ Gunblade
Karakter Adı: Vincent Lancelot

Tutkuların Tarihi... Empty
MesajKonu: Geri: Tutkuların Tarihi...   Tutkuların Tarihi... Icon_minitimePerş. Ara. 17, 2009 7:19 pm

'Seni..Ah..Ahh..Seviyorum..Ve..Imm..Seni..Seni..Seni istiyorum..'

Arzudan kızıllaşan kulaklarına gelmiş bu anlamlı sözcükler Vincent'ın yüreğine emin olmak için bir kez daha o gözlere bakma isteği doldurmuştu. Dudaklarını o nazik boyundan ayırdı ve elleriyle boynundan nazikçe tutarak çimen yeşili gözlerini kızın çikolata gözlerine dikti.

Kızın daha önce bir insanda olduğunu görmediği kadar kızarmış görmek; Vincent'ın aşk dolu gözlerine minik bir şüphe düşürmüştü şimdi... Belinda... İyi miydi?

"Belinda?" diye seslendi kıza soru sormuşcasına, iyi gözleri endişe ve merakla dolmuştu? Kızdan belli belirsiz bir cevap aldığını görünce, istediği cevabın hiç de bu olmadığını fark etti; istediği cevap kesinlikle ağızdan mükemmel biçimde çıkan bir 'evet'ti.

Vincent'ın yüzünü kaplayan endişe hareketlerini de telaşlandırmış ve katılaştırmıştı. Belinda'nın üzerine eğik olan vücudunu doğrulttu ve kızın da doğrulmasını sağladı; beline dolanmış ince ve güçlü bacakları görünce şaşırmıştı. Az önce bu kadar mı kendilerinden geçmişlerdi?

Pekala, Belinda'ya ne oluyordu bilmiyordu ama artık Belinda'nın burada kalmayacağı kesindi. Belinda'ya olan aşkı kızın bayılma noktasıyla olması gerektiği gibi büyümüş; ama bir anda boyut da değiştirmişti. Şimdi artık Belinda'yı arzulamıyor, şevkatli bir baba gibi sağlığından endişelenmeye başlıyordu.

"Pekala, buradan gidiyoruz artık..." dedi ve bacaklarıyla ona sarılarak büyük ölçüde işini kolaylaştıran Belinda'sını hemencecik kaldırdı. Belinda başını omuzlarına koymuştu, gözleri açıktı ama pek tepki vermiyordu. Kütüphane kapısının önüne kadar kızın bacakları kendisine dolanık şekilde getirdi, ama tam kapıdan çıkacakken bu pozisyonda kızı götürüyor olmasının yakışık almayacağını düşündü Vincent... Kimseyle karşılaşmayacaklarından emin olsalar tamam da...

Buna kolay bir çözüm bulmuştu, "Bir saniye tatlım," diyerek Belinda'yı biraz daha yukarı kaldırdı. Amacı Belinda'nın bacaklarını belinden çözebilmekti. Bacaklar çözülür çözülmez de nazik bir hareketle kollarının üstüne yatırdı, işte şimdi bir prensesi tutuyormuş gibi kibar bir tutuş olmuştu onunkisi. Neyse ki tek kolu birkaç saniyeliğine kızı tutmaya yetti, boştaki koluyla kütüphane kocaman kütüphane kapısını açtı ve Belinda'nın odasına çıktılar...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Tutkuların Tarihi...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Cross Academy :: Akademi :: Kütüphane-
Buraya geçin: